Gömeç Hatun Türbesi_Konya


Konya’nın Kalenderhane mahallesindeki Musalla Mezarlığı içindedir. Abidevi cephesini ve diğer yanlarını üstten çeviren mazgal biçimi dendanları sebebiyle yapıya halk arasında Kız Kulesi adı da verilmektedir.
Anadolu Selçukluları döneminde kesme taş yanında tuğla geleneğinin de yaşatıldığı ender eserler arasında bulunan türbeyi yaptıran IV. Kılıçarslan’ın hanımı ve III.Gıyaseddin Keyhusrev’in annesi Gömeç Hatun’un XIV. Yüzyılın başlarında hayatta olduğu anlaşılmakta ve Mevlevi kaynaklarında kendisinden bahsedilmektedir. Acak yapının üzerinde hiçbir kitabeye rastlanmadığından tarihlendirilmesi zordur. XIII. Yüzyılın ikinci yarısı ile XIV. Yüzyılın başları arasında teklif edilen tarihlemeler yanında benzerleriyle karşılaştırılarak eseri XIII. Yüzyıl sonlarına yerleştirmek de mümkündür.
Gömeç Hatun Türbesi 1950 yılından sonra onarıma alınmıştır. Eski halinde etrafını çeviren muhtemelen ahşap revakların izleri tesbit edilmiş, zemindeki cenazelik-mumyalık katında dört sanduka bulunduğu belirtilmiştir. Eski kayıtlardan türbenin pek çok vakıf eserle birlikte yaptırıldığı anlaşılmaktadır.
Türbe Anadolu’da Selçuklu çağı içinde en erkeni Seyitgazi’de Alaeddin Keykubad’ın annesine ait Ümmühan Hatun Türbesi olmak üzere, ayrı bir grup teşkil eden eyvan biçimi türbelerin en büyük ve abidevi olanıdır.
Cenazelik-mumyalık katı ile üst yapısının bir bölümü iri kesme taş, daha yukarı kısmı ise tuğladan yapılmıştır. Dikdörtgene yakın plandaki binanın doğu ve batı taraflarında üçgen biçiminde payanda çıkmaları vardır. Sivri kemerli ve yüksek bir taç şeklindeki kuzey cephesi, kalkan duvarı biçiminde yapının bütün yüksekliğini aşmaktadır. Kemerin arkasındaki üzeri sivri beşik tonozla örtülü ziyaret mekanına iki yönden merdivenlerle çıkılmaktadır. Abidevi cephe dikdörtgen bir çerçeve oluşturacak biçimde çevrilmiştir. Bu çerçeve ile kemer içinde hala izleri görülebilen çini kaplamalar vardır. Tonozun sıvalı ve bir zamanlar renkli nakışlarla süslenmiş olduğu kaydedilmekle birlikte cephedeki çini kaplama izlerinin bir kısmının kare levhalarla sır altı, bir kısmının da renkli sır tekniğinde yapılmış olması muhtemeldir.
Ziyaret mekanının ortasında eskiden var olduğu söylenen sandukanın da çini kaplamalı olması mümkündür. Ancak karşı cephedeki dikdörtgen mihrapla yanındaki cüz nişinde çini izi tesbit edilmemiştir. Zemindeki cenazelik-mumyalık katının çapraz tonoz örgü ile yenilenmiş tavanı onarım öncesinde çökmüş durumda idi.

Hiç yorum yok: